Arabuluculuk Süreci
Nasıl İşler?
Arabuluculuk Süreci
Uyuşmazlıkların yargıya taşınmasından önce ilgili uyuşmazlıkların taraflar arasında çözüme kavuşturulmasına ilişkin yöntemlerden biri olan arabuluculuk sistemi, ülkemizde geçmişe göre çok daha fazla ilgi uyandırmakta ve işbu husus konuya ilişkin avukatlar da dahil tüm vatandaşların bilgi sahibi olmasını gerektirmektedir.
Ancak, ne yazık ki hala arabuluculuk sistemi hakkında birçok vatandaşın bilgisinin olmaması dikkat çekmektedir. Kendi fikrimizce, konunun herkes tarafından bilinirliğinin sağlanabilmesi için avukatların üzerine büyük bir rol düşmektedir.
Makalemizin geri kalanından genel hatları ile arabuluculuk sürecinden ve süjelerinden bahsedilmektedir.
Süreç Hakkında
Öncelikli olarak arabuluculuğa elverişli olan uyuşmazlıkların tekrar hatırlatılmasında fayda görmekteyiz. 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 1(2) uyarınca; “Bu Kanun, yabancılık unsuru taşıyanlar da dâhil olmak üzere, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıklarının çözümlenmesinde uygulanır. Şu kadar ki, aile içi şiddet iddiasını içeren uyuşmazlıklar arabuluculuğa elverişli değildir.” denerek arabuluculuğa elverişli olan ve olmayan uyuşmazlık konularında belirleme yapılmıştır.
Tarafların ortak kararı sonucu seçilen arabulucunun, uyuşmazlığın çözüme kavuşturulabilmesi adına uyuşmazlık konusunu derinlemesine incelemesi gerekmektedir. Belirtilmesi gerekir ki, arabuluculuk süreci tarafların ortak anlaşması ile başlayacak olup (kanunen öngörülen zorunlu arabuluculuk halleri dışında) tek bir tarafın zorlaması ile arabuluculuğa başvurmak mümkün olmayacaktır.
Arabulucu, toplantılarda izlenecek usulü açıklamalı ve kendisinin tarafsız bir kişi olduğunu ve öyle kalacağını vurgulamalıdır. Arabulucu, tarafları dinleyerek sorunlarını çözüme ulaştırmaya çalışmaları ve yapılacak olan toplantılar sonucunda tarafların anlaşması halinde ise anlaşma metinlerinin hazırlanmasında taraflara yardımcı olmalıdır.
Süjeler
Arabuluculuk sürecinde en az üç kişi rol almaktadır. Bu kişiler; bir arabulucu ve iki taraftır. Uyuşmazlığın daha net çözümlenebilmesi adına tarafların toplantılara katılımı esastır, ancak taraflar bizzat kendileri katılmak yerine toplantılarda avukatları aracılığı ile kendilerini temsil ettirebilmekte veya avukatları ile birlikte de katılabilmektedirler. Arabulucunun kendisi, taraflar ve avukatlar dışında uyuşmazlık konusu hakkında bilgi sahibi olan kişilerin toplantılara katılım sağlaması da mümkündür.
Arabuluculuk sisteminin temel özelliği, arabulucunun tarafsız olmasıdır. Arabulucunun sonuç üzerinde herhangi bir çıkarı/menfaati olmamalıdır. Arabulucu taraflardan herhangi biriyle, tarafsızlığını etkileyecek bir bağlantı kurmamalıdır. Arabulucu, uyuşmazlığı çözüme kavuştururken kişisel değerlerini bir kenara bırakmalı ve konuya tamamen objektif yaklaşmalıdır.
Arabuluculuğun Başlaması
Arabuluculuk genel olarak arabulucunun kendini toplantıda hazır bulunanlara takdim etmesi ile başlayacaktır. Bunun ardından arabulucu, arabuluculuk sürecini ve kendi rolünü belirten giriş açıklamalarında bulunur.
Arabulucunun giriş açıklamaları çoğunlukla, diğer konular yanında, arabuluculuk sürecinde konuşulanların gizli olup olmayacağı veya hangi ölçüde gizli olacağı konularını içerir.
Arabulucunun tanıtımının ardından gündem belirlenecektir. Bu aşamada taraflar veya varsa avukatları uyuşmazlık konusuna ilişkin tek tek açıklamalarda bulunur.
Açıklamalara binaen gündem belirlenir ve toplantıya daha fazla kişinin katılmasını veya ekstra bilgi veya belge toplanmasını gerektirecek bir halin varlığı olmaması halinde tek toplantıda uyuşmazlık konusu çözüme kavuşturulmaya çalışılır. Aksi takdirde, toplantıların haftalarca sürme ihtimali doğmaktadır.
Toplantı Modelleri ve Arabulucunun Rolü
Arabuluculuk toplantıları açık veya özel oturum şeklinde gerçekleşebilir. Tarafların ikisinin de aynı anda katılım sağladığı toplantılar açık oturumlardır. İşbu toplantılarda taraflar iddialarını ve savunmalarını birbirlerinin yüzlerine yaparlar.
Ancak kimi durumlarda tarafların veya arabulucunun talebi ile özel oturum yapılır. Özel oturumlarda arabulucu taraflar ile tek tek görüşür ve taraflar arasında mekik dokur. Tarafların birbirlerine hakaret etme düzeyine gelebilme ihtimali olan uyuşmazlıklarda ortamı sakin tutabilmek adına arabulucular özel oturumları tercih etmektedir. Böylelikle, tarafların birbirleri hakkındaki iddialarını diğer tarafa yumuşak bir dil ile anlatabilecektir. Ancak hem açık hem de özel oturumlarda arabulucu tarafsızlığını korumalı ve her iki tarafa da eşit yaklaşmalıdır.
Arabulucunun kullanacağı dil bütünleştirici olmalı; tarafların hararetlenmesine mahal vermemeli; tarafları kışkırtmamalı; cümlelerinin altında gizli de olsa kendi fikirlerini taşımamalı ve tarafları çözüme yönlendirmeye yönelik cümleler sarf etmelidir. Taraflardan biri bir teklifte bulunduğunda bu teklifi karşı tarafın düşünmesi için düşünmeye sevk edebilir. Bunun yanı sıra, arabulucu kendisi de teklifte bulunabilir ve tarafların ortak noktada buluşabilmesi için onları teşvik edebilir.
Arabuluculuk Sürecinde Düzenlenmesi Zorunlu Belgeler
İlk tutanak; ilk oturum gerçekleştiğinde düzenlenen ve arabulucu ile katılan taraflar veya taraf vekillerince imzalanan belgedir. Görüşmeleri ilk oturumda sonuçlandırmak zorunda olmamakla beraber, eğer arabuluculuk faaliyeti ilk toplantıda neticelendirilmişse ilk tutanağın işlevini son tutanak belgesi de görebilecektir.
Anlaşma belgesi; arabuluculuk faaliyeti neticesinde tarafların anlaşmaya varması halinde anlaşma belgesi düzenlenir. İşbu belgenin kapsamı taraflarca hazırlanacak olup üzerinde anlaşılan hususlarda dava açılamaması bakımından önem taşır. 22 Haziran 2012 tarih ve 28331 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18. Maddesi uyarınca; “Taraflar ve avukatları ile arabulucunun birlikte imzaladıkları anlaşma belgesi, icra edilebilirlik şerhi aranmaksızın ilam niteliğinde belge sayılır.”
Son tutanak; arabuluculuk faaliyetinin nasıl sonuçlandığını gösterir belgeye son tutanak denmektedir. Arabuluculuk faaliyeti neticesi son tutanağa geçirilerek hem arabulucu hem taraflar hem de taraf vekillerince imzalanmalıdır. Davacının, ticari alacak ve tazminat taleplerine ilişkin arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığını belirten son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanan bir örneğini dava dilekçesine eklemesi gerekmektedir.
Anlaşma ve Ücret
Arabuluculuk süreci nihayetinde yazılı ve imzalı anlaşmaları içerir. Herkes anlaşmanın sorunu çözücü bir anlaşma olmasını diler. Taraflar süreçten önce anlaşma hazırlayabilir ve süreç ile işbu anlaşmanın geçerlilik kazanmasını talep edebilir. Toplantılar sonucunda yeni bir anlaşma da yapılabilir. Tüm bunların yanı sıra taraflar anlaşamayıp arabuluculuğu da sonlandırabilir.
Arabulucunun alacağı ücretin belirlenmesine ilişkin olarak da taraflar ile arabulucu arasında yapılmış anlaşmalar olabilir. Unutulmaması gerekir ki yapılacak olan ödemeler arabuluculuk asgari ücret tarifesinde öngörülen ücretlerden az olmamalıdır.
31 Aralık 2018 tarihli ve 30642 Sayılı Resmî Gazete ile yayımlanmış olan 2019 Yılı Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca işçi ile işveren uyuşmazlıklarında saat başına arabulucuya ödenecek olan miktar ise aşağıdaki gibidir;
- İlk üç saate kadar saat başına 170,00-TL
- Takip eden her saat için 120,00-TL
Tarafların arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaları halinde, arabuluculuk ücreti, aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde karşılanır. Bu durumda ücret, Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesinin Birinci Kısmında belirlenen iki saatlik ücret tutarından az olamaz.
Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hallerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Hazineden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları halinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır.